Daha önceki yazılarda da bazı DMlerin, bazı durumlarda çok katı
olduğundan bahsetmiştik. Oyunculardan biri, bir bilgiyi aramaktadır
ancak DM "yok bilmiyorlar" deyip kestirip atar. Doğal olarak bu DMin o
anki spontan yaratıcılığına güvenmemesine bağlı olsa da bu durumu
aşabilecek yöntemler vardır. Kısa bir örnekle açıklamaya çalışalım.
Oyuncular,
goblinlerin elindeki esirleri kurtarmışlardır. Esirleri kasabalarına
götürürken, dönüş yolunda grubun içinde bulunan kurtardıkları elf ile
oyuncu (ranger) sohbet ederler. Ranger, elflerin ok yapımında maharetli
olduklarını bilmektedir ve bu yüzden elfe sorar:
- Acaba senin halkından olanların yaptığı kaliteli oklardan alabileceğim bir yer biliyormusun?
Bu
noktada "hayır" deyip kestirip atmak kadar "evet hemen şurada ileride
bir yer vardı" demek te pek iyi değildir. Oyunun içinde daima şans
faktörü olmasını düşündüğümüz için anında kafanızdan bir yüzdelik değer
belirler ve zarınızı atarsınız. (Bu noktada oyuncunun diplomasi zarına
ihtiyaç duymadığını yada diplomasiyi tutturduğunu düşünüyoruz, elf
zaten yardımetmek niyetinde değilse cevap vermesine gerek yoktur o da
ayrı bir konu) :
1-5 : "Bildiğim bir yer maalesef yok"
6-10 : "Çok uzaklardaki X şehrinde oldukça kaliteli elf okları yapıldığını duymuştum" (X şehri çok uzun bir yolculuk gerektirecek, biraz da şüpheli bir bilgidir)
11-15 : "Y kasabasını biliyorsundur, orada iyi oklar olduğunu biliyorum. Eğer gidersen sana yardımcı olabilirler" (Y kasabası ortalama bir yolculukla ulaşılabilecek, okları da alma şansının bulunduğu bir yer)
16-20 : "Evet
ben zaten Z şehrinden geliyorum, eğer vaktin varsa 2 günde oraya
ulaşırız. Bu işle uğraşan tanıdıklarım var eğer yeterince paran varsa
sana yardımcı olacaklarına eminim" (Z şehri eğer yeterli kaynağa sahip ise kolaylıkla oku bulabileceği yakın bir yer)
Böylece
tek bir 20lik zar atarak oyunun gidişatı üzerinde etkili olabilecek bir
faktörü belirleriniz. Esasında bu bir yerde random encounter
tablolarına benzemektedir. Muhakkak ki anında bu tip bir kurguyu
oluşturamasanız dahi bir süre sonra benzeri ayarları yapabilirsiniz.
Bir başka örnekle devam edelim.
Oyuncumuz kendine dövüşmeye
değer rakipler arayan yetenekli bir kılıç ustasıdır. Gittiği her
kasabada önce kasabanın şefinin yanına uğrar. Kendini tanıtır,
yaptıklarını anlatır ve sonra da kasabada dövüşmeye değecek bir rakip
olup olmadığını sorar :
1-4 : "Maalesef burası küçük bir yer, seninle dövüşebilecek bir savaşçımız yoktur"
5-8 : "Burada
o tür bir savaşçı yok ancak şu uzaklarda gördüğün dağın eteklerinde çok
yetenekli bir ranger olduğunu duymuştum. Eğer ormandan sapasağlim geçip
dağa ulaşabilirsen ve hikayeler doğruysa onunla şansını deneyebilirsin"
9-12 : "3 günlük mesafede barbar köyü vardır. Şefleri oldukça gözüpektir, davetini kabul edeceğine eminim"
13-16 : "Bizim köyün hemen dışında yaşayan bir adam vardır. Çok iyi olduğunu biliyoruz, ikna edersen çok iyi bir rakip olur"
17-20 : "Ben
varım! Bu köye yerleşmeden önce nice maceralara atılmış bir
şövalyeydim. Bu güzelim köyü korumaya yemin ettiğim için burada
yaşıyorum ancak iyi bir rakibe asla hayır demem. İyi olan kazansın!"
Bu
yanıtları önceden bu kadar net biçimde belirlemenize gerek yoktur. Bir
kaç deneme ile kafanızda ortalama cevaplar zaten oluşacaktır. Oyundaki
anlık değişiklikleri yapabileceğiniz konusunda kendinize güvenin yeter.
İyi oyunlar...
Alıntıdır...
olduğundan bahsetmiştik. Oyunculardan biri, bir bilgiyi aramaktadır
ancak DM "yok bilmiyorlar" deyip kestirip atar. Doğal olarak bu DMin o
anki spontan yaratıcılığına güvenmemesine bağlı olsa da bu durumu
aşabilecek yöntemler vardır. Kısa bir örnekle açıklamaya çalışalım.
Oyuncular,
goblinlerin elindeki esirleri kurtarmışlardır. Esirleri kasabalarına
götürürken, dönüş yolunda grubun içinde bulunan kurtardıkları elf ile
oyuncu (ranger) sohbet ederler. Ranger, elflerin ok yapımında maharetli
olduklarını bilmektedir ve bu yüzden elfe sorar:
- Acaba senin halkından olanların yaptığı kaliteli oklardan alabileceğim bir yer biliyormusun?
Bu
noktada "hayır" deyip kestirip atmak kadar "evet hemen şurada ileride
bir yer vardı" demek te pek iyi değildir. Oyunun içinde daima şans
faktörü olmasını düşündüğümüz için anında kafanızdan bir yüzdelik değer
belirler ve zarınızı atarsınız. (Bu noktada oyuncunun diplomasi zarına
ihtiyaç duymadığını yada diplomasiyi tutturduğunu düşünüyoruz, elf
zaten yardımetmek niyetinde değilse cevap vermesine gerek yoktur o da
ayrı bir konu) :
1-5 : "Bildiğim bir yer maalesef yok"
6-10 : "Çok uzaklardaki X şehrinde oldukça kaliteli elf okları yapıldığını duymuştum" (X şehri çok uzun bir yolculuk gerektirecek, biraz da şüpheli bir bilgidir)
11-15 : "Y kasabasını biliyorsundur, orada iyi oklar olduğunu biliyorum. Eğer gidersen sana yardımcı olabilirler" (Y kasabası ortalama bir yolculukla ulaşılabilecek, okları da alma şansının bulunduğu bir yer)
16-20 : "Evet
ben zaten Z şehrinden geliyorum, eğer vaktin varsa 2 günde oraya
ulaşırız. Bu işle uğraşan tanıdıklarım var eğer yeterince paran varsa
sana yardımcı olacaklarına eminim" (Z şehri eğer yeterli kaynağa sahip ise kolaylıkla oku bulabileceği yakın bir yer)
Böylece
tek bir 20lik zar atarak oyunun gidişatı üzerinde etkili olabilecek bir
faktörü belirleriniz. Esasında bu bir yerde random encounter
tablolarına benzemektedir. Muhakkak ki anında bu tip bir kurguyu
oluşturamasanız dahi bir süre sonra benzeri ayarları yapabilirsiniz.
Bir başka örnekle devam edelim.
Oyuncumuz kendine dövüşmeye
değer rakipler arayan yetenekli bir kılıç ustasıdır. Gittiği her
kasabada önce kasabanın şefinin yanına uğrar. Kendini tanıtır,
yaptıklarını anlatır ve sonra da kasabada dövüşmeye değecek bir rakip
olup olmadığını sorar :
1-4 : "Maalesef burası küçük bir yer, seninle dövüşebilecek bir savaşçımız yoktur"
5-8 : "Burada
o tür bir savaşçı yok ancak şu uzaklarda gördüğün dağın eteklerinde çok
yetenekli bir ranger olduğunu duymuştum. Eğer ormandan sapasağlim geçip
dağa ulaşabilirsen ve hikayeler doğruysa onunla şansını deneyebilirsin"
9-12 : "3 günlük mesafede barbar köyü vardır. Şefleri oldukça gözüpektir, davetini kabul edeceğine eminim"
13-16 : "Bizim köyün hemen dışında yaşayan bir adam vardır. Çok iyi olduğunu biliyoruz, ikna edersen çok iyi bir rakip olur"
17-20 : "Ben
varım! Bu köye yerleşmeden önce nice maceralara atılmış bir
şövalyeydim. Bu güzelim köyü korumaya yemin ettiğim için burada
yaşıyorum ancak iyi bir rakibe asla hayır demem. İyi olan kazansın!"
Bu
yanıtları önceden bu kadar net biçimde belirlemenize gerek yoktur. Bir
kaç deneme ile kafanızda ortalama cevaplar zaten oluşacaktır. Oyundaki
anlık değişiklikleri yapabileceğiniz konusunda kendinize güvenin yeter.
İyi oyunlar...
Alıntıdır...